KIZMAK YOK

79-CUMA SELAMLIĞI…

Cuma selamlığı tarihe karışmıştır. Hani Osmanlılar döneminde Osmanlı padişahları her cuma namaza giderken halk da yol kenarında sıralanarak “Mağrur olma padişahım senden büyük Allah var!” derlermiş ya.. Hayır, tarihe karışmamış. Sayın Demirel’imiz Cuma selamlığını modem bir şekilde uyguluyormuş.

2 Ağustos 1986 günlü gazeteler Demirel’i namaz kılarken, vaaz dinlerken, tespih çekerken, diz çökmüş olarak iki eli önünde huşu içinde düşünürken fotoğraflarını çekmişler…

İşin ilginç yanı Eyüp Sultan da namaz kılmaya gelirken ve namazdan sonra çok sayıda yurttaşın elini sıkmış. Cami avlusunda bir grup yurttaşımız da: “Başbakan Demirel!” diye slogan atmış. Bu kalabalık cami avlusundan sonra da Demirel’i öperek ve otomobiline kadar “Muhteşem Süleyman!”Yasaksız Türkiye!” sloganları ile uğurlamışlar…

Bir başka gazetede okuduğuma göre Demirel’imiz yaz tatilini Tuzla’daki evinde geçiriyormuş. Her Cuma da namazını bir büyük semtin bir büyük Camisinde kılıyormuş. Böylece İstanbul halkının gönlünü fethediyormuş. Aynı zamanda yüce Tanrı’ya da borcunu eda ediyormuş…

Atalarımızın çok güzel bir sözü vardır. İbadet de gizli kabahat de gizli… Atalarımızın bu çok değerli sözü şimdilerde değişik bir biçimde uygulanıyor. İbadet de açık, kabahat de… Bu yüzden de bürokrat kesimdekilere yöneliş yolsuzlukların, rüşvetlerin dedikodusu ayyuka çıkıyor. Bakanlardan, memurlardan içerde yatanlar bulunuyor…

İleriden beri çok söylenmiştir. Öyle ki en çok söyleyenlerden biri de Demirel’dir. Demirel sık sık politikayı camilere, üniversitelere, kışlalara sokmayalım deyip dururdu. Şimdi arkasında milletvekilleri o cami senin, bu cami benim; İstanbul’un şu semti senin, bu semti benim alayı-vala ile Camilere namaz kılmaya giderse ve de cami avlularında kendisi için atılan sloganları dinlerse bu camilere politika sokmak olmuyor mu?

Atatürk döneminde, İnönü döneminde politikacılar, yöneticiler, camiye gitmesini bilmiyorlar mı idi? Onlar isteselerdi Demirel’den çok daha güzel yaparlardı bu işi… Ancak onlar lâik Cumhuriyet ilkeleri ile bağdaştıramazlardı bu tür davranışları. Çünkü bu tür namazlar lâik olmayan ülkelerde kılınırdı ve adına da Cuma Selamlığı denirdi. Demirel unutmasın bu işi kendisinden çok daha iyi yapacak olanlar da çıkacak!..

Bizden hatırlatması…

Gaziantep, Özgür Gaziantep, 9 Ağustos 1986

  1. UYGULAMAYA BAKARLAR